Branş Derslerimiz

Mental Aritmetik

portfolio_6Çocuklarımızın en iyi öğrenme ve beynin kavrama ve algılama gücünü en iyi kullandıkları dönemdir. Bizler Eğitimin her aşamasında çocuklarımıza öğreteceğimiz her davranış ve kavramı görselleştirerek yahut somutlaştırarak, çocuğun yaşamın içinde olmasını sağlayarak (Demonstrasyon) öğretmeye çalışırız. Özellikle Okul öncesi Eğitim çağındaki çocuklara Matematik ve Fen Kavramlarını (Sayı sayma, Şekil, Gruplama, Örüntüyü Fark Etme v.b) öğretmede zorluklar yaşanmakta ve başaramadıklarında kişilik zedeleyici bir ifade dili olarak algılayabilmektedir. Çocuk gelişimi ile ilgili biraz bilgi sunduktan sonra gel gelelim bu haftaki yazın konumuza.

  • Mental Aritmetik nedir?
  • 5-12 yaş aralığındaki çocuklara uygulanan, hafızada tutma, hızlı işlem uygulama, kavram geliştirme, gözlem v.b zihinsel işlevleri kâğıt kalem kullanmadan hızlı bir şekilde kullanmasını sağlayan bir beyin geliştirme modülüdür. İlkokul eğitiminde abaküsle tanışmayan yoktur mutlaka. Peki, Abaküs temelli mental aritmetiğin beynimizin sağ ve sol lobunu çalıştırdığı, kavrama, odaklama reflekslerini aktifleştirdiğini biliyor muydunuz? Okul öncesi Eğitim çağında; Çocuğun mental aritmetik gelişimini tam olarak gerçekleştirmesi için; Öğretmenlerin ilk başta çocuğa renkleri, sayıları, şekilleri, kavramları algılamayı öğretmelidir.
  • Çocuğa verilen abaküsleri sayılarına ve renklerine göre gruplama becerisini sunmaları gerekmektedir.Abaküsleri boyutlarına göre eşleştiren çocukların yaptıkları davranışları açıklamaları gerekmektedir.Çocuklara Bilişsel becerilerinin yanı sıra nesnelerle basit toplama ve çıkarma işlemlerini uygulatarak yaptırmaları gerekmektedir.Sonuç Olarak Çocuklarımızı Mental Aritmetik Destekli eğitmek istiyorsak; Çocuğum yaşam alanlarında bulunan objelerin karşıladıkları anlamların çocuklar tarafından yorumlamalarına destek olmamız gerekmektedir.

Robotik Kodlama

portfolio_6Kodlamanın ne olduğuna geçmeden algoritma kavramını anlamak faydalı olacaktır. Algoritma, bir problemin tespitinden çözümüne kadar yapılması gerekenleri adım adım tanımlamaktır. Yemek yapmak, sabah iş yerine ya da okula gitmek, akşam eve gelmek, tatile çıkmak gibi olayların temelinde yani hayatın temelinde aslında algoritma yatmaktadır. Yani algoritma aslında plan yapmaktır. Normal şartlarda ne kadar iyi plan yaparsak sonuçlar o kadar başarılı olacaktır. Çıkabilecek sorunları öngörmek, bu durumlara göre alternatif durumlar oluşturmak algoritmanın işlevleri arasında yer almaktadır. Hazırladığımız algoritmayı bilgisayarın anlayacağı şekle sokmak ise kodlamadır. Kodlamanın bir çok farklı yazım şekli ya da dili olabilir ancak mantık aynıdır. Kodlama aslında hayattan türetilmiştir ve insana farklı durumlar karşısında nasıl düşüneceğini öğretmede de yardımcı olmaktadır.

  • Eğitim hayatlarına okul öncesi dönemde devam eden çocuklarımız için algoritma ve kodlama konularında bir çok kaynak ve materyal bulunmaktadır. Code.org, Scratch Jr., Kodable, Code Karts, Cubetto, Osmo, Puzzlets gibi uygulama ve materyaller ile çocukların algoritmayı öğrenmeleri ve hayatlarına uygulamaları çok keyifli hale gelebilmektedir.Robotik ile kendi yaptığımız bir robotun hareket etmesi, ses çıkarması, ekranda istediğimiz şekilleri göstermesi ile fiziksel kodlama ile tanışan çocuk mekanizmaları keşfetmekte, yaptığı çalışmanın doğru olup olmadığını deneyimlemekte, hayal gücü ile çalışmasına farklı özellikler katmak için bir yol keşfetmiş bulunmaktadır. El becerilerinin gelişmesi, farklı durumlar için fikir yürütmesi en önemli kazanımlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
  • Temelinde hayal gücünü, merak duygusunu ve yetenek geliştirmeyi temel alan çalışmaların evde vakit yaratılarak tekrar edilmesi ile ebeveyn ile kaliteli zaman geçirilmeli, konunun pekiştirilmesi sağlanmalı ve verilmek istenen faydalı bilgiler için zemin oluşturulmalıdır. “Yapamam yok denerim var” ekseninde gelişen çalışmalar kısa ve orta vadede özgüven ve cesaret geliştirme yolunda diğer yapılacak çalışmaları destekleyici olacaktır.

SATRANÇ

portfolio_6 Zihni ve Hayal Kurma Gücünü Geliştirir: Çocuk oyun boyunca etkin bir düşünme pratiği içindedir. Hamle düşünür, oyun kurgular, nasıl yanıt alacağını hesaplar ve bu canlı süreci oyun sırasında hep yaşar.

  • Dikkati Geliştirir: Oyunda yüz yüze kaldığı ve kalacağı pozisyonlar olması nedeniyle, istemediği sonuçlarla karşılaşmamak için dikkatini oyuna ve hamlelere yoğunlaştırmak durumundadır.
    • Öngörüyü Geliştirir: Geleceğe dönük, eylemleri ile oluşacak sonuçları hesap etmek durumundadır: “ Eğer bu taşı oynarsam, yeni durumun bana yararı ve zararı ne olacak ?” sorusunu kendisine sorar.
      • Kapsamlı Düşünmeyi Öğretir, Buluş Yeteneğini Geliştirir: Strançta her yeni hamle, aynı zamanda binlerce yeni seçenek ve olasılık demektir. Çocuk tüm satranç tahtasını ya da eylem alanını gözden geçirmek, alacağı her kararın varacağı farklı sonuçlarını hesap etmek ve pek çok hamle seçeneği içinden kendine en uygun olanı bulup seçmek durumundadır.
        • Sabırlı Olmayı, Ölçülülüğü ve Soğukkanlılığı Öğretir: Çocuk hareketlerini ya da hamlelerini üstünkörü yapmanın ne gibi sonuçlar doğurduğunu kavrar. Bu nedenle acele karar vermeyip, durumu düşünüp analiz ettikten, birçok kere gözden geçirdikten ve iyice emin olduktan sonra harekete geçecektir.
          • Özgüven Kazandırır: Düşünen, değerlendiren, cesaretle karar alan, uygulayan ve sonuç alan çocuk kendine güven kazanır. İşlerin kötü gittiği durumlarda hayal kırıklığına uğramamayı öğrenir. Yararlı bir değişiklik olabileceğini bekleme ve yeni çareler arama alışkanlığı edinir.
            • Yeni Sözcük ve Kavramlarla Tanıştırır: Taşları tanıyıp onların nasıl hareket ettiğini öğrenir. Uygulama yaperken “düz, çapraz, arka, ileri, geri, yan, L biçimi, kare, mat, hamle, hareket…” gibi pek çok yeni sözcük ve kavram öğrenir.
              • Kurallara ve Rakibe Saygılı Olmayı Öğretir: Bir oyun olarak satranç, çocuğun ancak kurallara/ilkelere uyması koşuluyla sürebilecektir. Rakibin de bu kurallara uymasını bekler
              • Zevk Verir ve Eğlendirir: Belki de en önemlisi, çocuğun oyun sürecini zevkle yaşaması ve eğlendiğini duyumsamasıdır

İngilizce/Fransızca

portfolio_6 Erken yaş döneminde ve okul öncesi çağındaki çocukların dil edinim hızı, çocuğun öğrenme ortamındaki etkenlere bağlıdır. Bununla birlikte yabancı dilin devamlı kullanımı, çocukların, o dilde yaşlarına uygun dünya ve sözcük bilgisi geliştirmelerine olanak tanır.Anaokullarımızda çocuklarımız İngilizce ve Fransızcayı gün boyu her alanda yaşayarak, oynayarak, eğlenerek öğreniyor; çünkü öğrenmek onlar için çocuk oyuncağı…

  • Oyunlar, öğrenmeyi eğlenceli hale getirmek için harika bir yoldur. Çocukların fiziksel ve sosyal dünyalarını keşfetmeleri, bilgi edinmeleri, problemleri çözmek için organize olmalarını ve çevrelerini anlamalarını sağlayan gelişim sürecinin önemli bir parçasıdır.
  • Bu bilinçle öğrenmeyi daha eğlenceli hale getirdik. Heyecanlı, öğrenmeye meraklı, kıpır kıpır miniklerimiz, sınıf içi ve sınıf dışı oyunlarla, zengin uygulamalı eğitim materyali ve başarısı kanıtlanmış uluslararası geçerliliği olan yöntemlerle, uzman eğitim kadromuz ve doğru dil kullanımını modelleyen native öğretmenlerimizle her iki dili öğreniyor. Oyun temelli yabancı dil öğretim programımız, çocuklarımıza İngilizce ve Fransızcayı doğal süreçte, eş zamanlı, sorgulayarak ve gerçek deneyimler yaşayacakları öğrenme ortamı sunar. Yaş gruplarına uygun, günlük hayatla ilişkilendirilmiş aylık temalarımız; tüm çocukların katılımlarını sağlayacak merak, cesaret, ilgi ve motivasyonlarını artıracak, yabancı dili senkronik bir şekilde kullanabilecekleri etkinliklerle entegre edilmiştir.
  • Aynı şeyleri yapmak öğrencilerimiz için sıkıcıdır. Bu nedenle temel günlük programımızı yaptığımız egzersiz türlerini çeşitlendirerek uyguluyoruz. Ders kitabındaki alıştırmaları yapmak, öğrencilerin sosyal medyada veya öğrenim sitelerinde çalışmasını sağlamak ve eğitim materyalleri yerine gerçek hayat malzemeleri vermek arasında geçişler yapıyoruz. Çocukların ilgi ve meraklarını çekecek konularda alanlarında uzman konuşmacılar ile İngilizce ve Fransızcayı doğal yolla iletişim aracı olarak kullanmalarını sağlıyoruz
  • Dinleme ve konuşma becerileri dil öğreniminin ilk basamaklarıdır. Hikâye anlatımı, drama, basit okuma pasajları, şiir ve şarkılar çocuklarımızın sözcükten basit cümlelere geçme sürecini hızlandırıyor.
  • Çocuklar sınıfta renkli ve heyecan verici şeyler yapmayı severler. Kendi oyunlarını, etkinliklerini ve projelerini yapmalarını sağlıyoruz. Özellikle sanat projeleri üzerine konuşmak yabancı dilin gelişimi için harika bir yoldur. Her çocuk, sanat etkinliklerinden sonra tamamlanmış sanat eserleri hakkında konuşur
  • Hareket öğrenmenin temel ögelerindendir. Spor, dans, yoga gibi derslerimizde, tüm bedenin dil öğreniminde yer alması yararlı bir öğretim yöntemidir. Burada, fiziksel hareketleri dil komutlarıyla ilişkilendiriyoruz. Öğrenciler öğrendikleri gibi hareket eder, hareketleri kopyalar ve dil kavramlarını uygularken bütün bedenlerini dahil ederler. Bu, çocuklara yabancı dil öğretmenin en etkili yollarından biridir
  • Uygulamalı materyalleri kullanmak, öğrencilerinizi İngilizce öğrenirken hareket etmelerini sağlamak için de harika bir yoldur.

Dans/Jimnastik

portfolio_6 Bir çocuk minimum 3 yaşında jimnastik sporuna başlayabilir. Yalnız bu başlangıç yaşı, çocuğun komut almasına, ailenin yetiştirme tarzına, karakter özelliklerine göre değişiklik göstermektedir.

  • Kısacası jimnastik, denge, kuvvet, çabukluk, esneklik, el-göz / sinir-kas koordinasyonu, kontrol ve bedenini bilinçli bir şekilde kullanabilme yeteneği kazandırmaktadır
  • Çocuklar üzerine faydaları
    • Kas kemik yapısının kuvvetlenmesi,
    • Sinir-kas koordinasyonunun mükemmel seviyeye ulaşabilmesi,
    • Bedenlerini daha bilinçli bir şekilde kullanabilme ve esneklik kazanabilme,
    • Daha sosyal ve dışa dönük bireyler,
    • Hiperaktif çocuklarda daha sakin davranış durumu,
    • Duruş bozukluklarının düzeltilebilmesi,
    • Denge sorunu yaşayan çocuklarda olumlu yönde ilerleme,
    • İletişim kuramayan çocuklarda sosyalleşebilme,
    • Yaşıtları arasında daha aktif ve girişken olabilme,
    • Yaşıtlarına oranla her alanda daha fazla başarı gösterebilme,
    • Yaşıtlarına göre daha olgun ve sorumluluk sahibi olabilme

Yoga

portfolio_6 Çocuk yogası, klasik yoga duruşlarının çocuklar için uyarlandığı, eğlence, disiplin, kendine güven ve sorumluluk duygusuyla birleştiği hareketler bütünüdür. Çocuk yogası, bireysel, ikili ve grup egzersizlerden oluşur. Çocuk yogasında amaçlanan ise yetişkin yogasında olduğu gibi beden-akıl-ruh uyumunu dengelemek ve çocuğun bu denge ile yaşamına devam etmesini sağlamaktır. En önemli noktalardan biri ise, çocuk yogasında kaybeden-kazanan diye bir kavramın asla olmamasıdır. Çocuklara rekabetsiz ve güvenli bir alan sunularak, kendi kişiliklerini ve yaratıcılıklarını ifade etme ortamı sağlanır

  • Çocuklarda yoga uygulaması nasıl yapılıyor?
    Çocuk yogasında, yetişkin yogasından farklı olarak duruşlarda daha az süreli kalınır ve hareketler birkaç kez tekrarlanır. Şarkılar, hikayeler ve oyunlarla birleştirilip yaş gruplarına göre uygulanır. Bir çocuk yoga çalışmasının en önemli unsurlarında biri eğlencedir. Çocuk yogasında bulunan asanalar(temel duruşlar) isimlerini hayvan, bitki, obje ve doğa isimlerinden alır. Ders süresi ve akışı ise çocukların yaşlarına göre belirlenir. Çocuk yogası birebir yapılacağı gibi sınıflarda grup halinde de yapılabilir.
  • Çocuk yogasının faydaları nelerdir?
    Çocuk yogasının faydalarını, zihinsel, fiziksel, ruhsal ve sosyal olmak üzere 4 başlık altında toplayabiliriz. Zihinsel açıdan, yoga çoçuğun özgüveninin ve motivasyonunun artmasına yardımcı olur, daha kolay ve farklı öğrenme yollarını deneyimlemesini sağlayarak kendini ifade etme becerisini arttırır. Sosyal açıdan ise, grup çalışması bilincini, yaratıcılık ve problem çözme yetilerini geliştirir ve sınav kaygısının azalmasına yardımcı olur. Çocukların fiziksel gelişimine olan faydaları ise, iç organları düzenlemesi, bağışıklık sistemini güçlendirmesi, esneklik-denge-güç koordinasyonunu arttırması diyebiliriz. Ayrıca, erken yaşta düzenli olarak yoga yapmaya başlayan çocuklarda ergenliğin daha kolay geçtiği gözlemlenmiştir. Ruhsal açıdan yoganın çocuk üzerindeki olumlu etkilerinden bahsetmek gerekirse de, çocukta çevreye, bireylere karşı önyargı, dışlayıcı tutum ve ayrımcılık gibi olumsuz davranışların önlenmesini, maddiyat, marka ve nesne bağımlılıkları konusunda özgürleşmeyi sağladığını söyleyebilirim.

Müzik

portfolio_6 Şarkı söylemesi, çocuğun sesini kullanmayı öğrenmesini sağlamakta, şarkı sözlerinde bilmediği sözcüklerin anlamlarını kavramasına yardımcı olmaktadır. Birlikte şarkı söyleme, çocukların seslerini birbirlerine göre kontrol etmelerine, ortak bir uyum için çaba göstermelerine, aynı etkinliği paylaşmanın zevkine varmalarına katkıda bulunmaktadır. Böylelikle çocukların dil, sosyal ve duygusal gelişmeleri desteklenmektedir.

  • Müzik aletlerini kullanırken çocuk, enerjisini olumlu yollarla dışa yansıtmakta sesleri keşfetmekte kendi ritimlerini yaratmakta ve çalgı çalma becerisi kazanmaktadır. Bu da çocuğun başarı ve güven duygusunu geliştirmektedir.
  • Müzik etkinlikleri çocuğun psikomotor gelişimini de etkilemektedir. Örneğin, müzik aleti kullanan bir çocuğun büyük ve küçük kas gelişimleri desteklenir. Enstrümanlar çocukların psikomotor gelişimlerinde önemli olan koordinasyon, güç ve tepki hızı gibi kavramların gelişimine yardımcı olmaktadır. Çocuğun müziğe, vücut hareketleriyle tepki vermesi, müziğe uygun dans figürleri olu şturmaya çalışması, müziğe sesiyle eşlik ederek, sesini tanıması bilişsel ve psikomotor gelişimine katkı sağlamaktadır.
  • Okulöncesi eğitim kurumlarında müzik etkinlikleri planlanırken çocukların, özellikleri, ihtiyaçları ve hazır bulunuşluk düzeyleri dikkate alınmalıdır. Daha sonra çocuğa ve gruba uygun amaçlar, etkinlikler belirlenmelidir.
  • Müzik etkinlikleri bireysel veya grupla beraber yapılabilir. Ritim çalışmaları gibi bazı çalışmalar başlangıçta bireysel olarak yapılabilir. Grup çalışmaları ise büyük veya küçük grup şeklinde yapılabilir.Çocuklar büyük grupla çalışırken dikkatleri çabuk dağılabilir, çabaları, hataları, olumlu veya olumsuz yönleri gözden kaçabilir.